''Köy Enstitüleri basit gibi görünen bir aydınlanma mucizesidir. Köy enstitüleri yalnızca köy öğretmeni yetiştirmemiştir. Çünkü Köy Enstitüleri aynı zamanda çok yönlü bir insan yetiştirme projesidir. Ta o dönemde köyden gelen kız ve erkek çocukları öğretmen olarak yetiştirilip tekrardan kendi köylerine veya çevre köylere gönderiliyorlardı. Öncelikle öğretmenler bu bölgenin öğretmenleri oldukları için çevreye uyum sorunu yaşamıyorlar ve köylüyle çatışmıyorlardı. Ayrıca bu gençler sadece öğretmen değillerdi. Tarım ve inşaattan da anlayan bu öğretmenler enstitü binalarını yapıyor, tarlalara, hayvanlara bakıyorlardı. Adeta yerinden bir köy kalkınması yapacak tüm donanımlara sahiptiler. Bu kadar mı? Hepsi en üst düzeyde hümanist değerlerle donatılıyor, sağlam bir edebiyat, sanat, müzik eğitiminden geçiyorlardı. Köyden kalkınma sağlandığı için hem köyler aydınlanıyordu hem de köyden kente göç engellenmiş oluyordu. Böylece köy-kent ayrımı ortadan kaldırılıyordu.
Kendi Eğitimcilerimiz Kendi Eğitim Modellerimizi Yaratabilirler
Sorgulayan, soran, eleştiren, araştıran, dogmayı geride bırakıp aklı ön plana çıkaran insanlar köy enstitüleri sayesinde yetişmiştir. 20 bin civarında insanın yetiştiği bu okullardan şairler, yazarlar, sendika liderleri, politikacılar gibi toplumun kanaat ve değişim önderleri çıkmıştır.Ömrü kısa, etkileri büyük olan Köy Enstitüleri toplumsal kalkınmanın itici gücü olmuş, ülkeyi dönüştüren bir güç haline gelmiş, eğitimde fırsat eşitliğini sağlamış, toplumun her kesimine, yurdun her köşesine eğitim ve öğretim faaliyetlerini ulaştırmıştır, yaşayan bilgi üreten okul anlayışıyla öğrencilerini yetiştirmiştir ve bu öğrencileriyle de çevresini geliştirmiştir. Köy Enstitülerinde iş için- iş içinde- işle eğitim anlayışı benimsenmiştir. Bu deneyim bize iyi bir eğitim ortamı hazırlandığında her insanın toplumuna ve kendisine faydalı bir yurttaş olabileceğini göstermiştir. Ve göstermiştir ki rol ve sorumluluk verildiğinde kendi eğitimcilerimiz halkımızın gereksindiği eğitim modellerini yaratabilirler.
Düşümdeki Okullar Türkiye’de Kuruldu
Köy Enstitülerinde paylaşımcılara özellikle de öğrencilere yaşam bağlamlı roller biçilirdi. Köy Enstitüleri sadece bu konuda değil model olarak pek çok konuda Türkiye ve dünya eğitim tarihine damga vurmuştur. Şimdi kısaca bu kadar önemli olan Köy Enstitülerinin kuruluşunu, gelişimini, amaç ve görevlerini, öğrencilerini, eğitim anlayışını ve programını, yönetimini vb. ele almaya çalışalım. Ünlü ABD’li eğitimci John Dewey bile “Düşümdeki okullar Türkiye’de kuruldu. ”demiştir.''
Şahin AYBEK.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder