Powered By Blogger

28 Aralık 1938’de Hasan Ali Yücel atanmıştır. İşe başlar başlamaz Yücel, Tonguç ile çalışmak istemiştir...



Milli Mücadelenin kazanılmasından hemen sonra toplumsal dönüşümü sağlamak, cumhuriyet ideolojisini tüm kesimlere benimsetmek üzere bir dizi inkılâp hamlelerinde bulunulmuştur. İmparatorluktan devir alınan eğitim sorunu, cumhuriyetin öncü kadrolarının odak noktası olmuştur. Özellikle halkın yüzde sekseni okuma yazma bilmeyen kesimi nüfusun büyük bir çoğunluğunu
oluşturduğu kırsal alanlarda yoğunlaşmıştı. Ancak kırsal alana yönelik bir eğitim projesi yoktu. Cumhuriyet dönemiyle beraber köye yönelik önemli adımlar atılmış, 18 Mart 1924 tarihli ve 442 sayılı Köy Kanunun çıkarılmasıyla köye yönelik izlenecek politikanın ana çizgileri belirlenmiştir. Bu çerçevede köyün eğitimi, idaresi, alt yapı-üst yapı çalışmaları ve sağlık sorunları gibi alanlardaki politikanın temelleri tespit edilmiştir.
1- Köyü ve köylüyü aydınlatma projesi halkevlerinin ve buna bağlı hareket eden halkodalarının kurulması ile pratikleştirilmek istenmişti. Ülkenin en uzak köşelerine özveriyle götürülmesi bu ideolojik, kültürel ve eğitimsel misyon, örnek köy projelerinde de somutlandı. 1933’e gelindiğinde devlet 69 örnek köy yapmıştı.
2- Cumhuriyet Halk Partisi’nin 1935 yılında gerçekleşen büyük kurultayında devlet eliyle başlatılan planlı devletleşme hamlesine koşut olarak, köyleri kalkındırma hareketinin başlatılması kararlaştırılmıştı. Bu amaçla Milli Eğitim Bakanlığı’na Saffet Arıkan, ilköğretim Genel Müdürlüğü’ne İsmail Hakkı Tonguç getirilmişti. Tonguç, 20 yıllık bir plan taslağı hazırlamıştı. Bu plana göre; 1954 yılına kadar öğretmen, koruyucu, tarım teknisyeni ve sağlık hizmeti ulaşmamış köy kalmayacaktı. İlk olarak askerliğini yapmış okuryazar gençlerden seçtiği bir grubu, “eğitmen” sanıyla köylere “geçici öğretmen” olarak görevlendirmek amacıyla, 1936 yılında Eskişehir’in Çifteler Çiftliği’nden dört aylık bir kurs açmıştır. Bu kursları tamamlayarak Ankara köylerinde görevlendirilen ilk 84
eğitmen başarılı olmuş ve eğitmen kursları kısa zamanda yurdun belirli yerlerinde açılarak çoğaltılmıştı. Tonguç’un Yozgat, Kayseri, Çorum ve köylerinde yaptığı incelemeler neticesinde Saffet Arıkan’a proje için olumlu görüş vermişti. 11 Haziran 1937 tarihinde kabul edilen Köy Eğitmen Kanunu ile yasallaşmıştı. Kanunun birinci maddesine göre: “ Nüfusları öğretmen gönderilmesine elverişli olmayan köylerin öğretim ve eğitim işlerini görmek ziraat işlerinin fenni bir şekilde yapılması için köylülere rehberlik etmek üzere köy eğitmenleri istihdam edilir. Kanunun altıncı maddesine göre:
“Köy eğitmenleri, Maarif ve Ziraat vekilleri tarafından; ziraat işleri yapmaya elverişli okul veya çiftliklerde açılan kurslarda yetiştirirler. Eğitmen yetiştirme kurslarının masrafları Maarif ve Ziraat vekilleri bütçelerinden ödenir.
8-10 köyden bir bölge teşkil edilmiş, 7-8 ay kurstan sonra 4 ay staj yapan eğitmen adaylarının başında gezici öğretmenler bulunarak iş başında öğretim esas alınmıştır. Kısa süre sonra Eskişehir (Çifteler), İzmir (Kızılcullu), Edirne (Karaağaç’ta) eğitmen kursları açılmış, 3704 sayılı yasa ile “Köy Öğretmenler Okuluna” dönüştürülmüştür. 10 Kasım 1938’de Atatürk’ün ölümünden sonra Cumhurbaşkanlığına İsmet İnönü seçilmiş, İnönü hükümeti kurmakla Celal Bayar’ı görevlendirmişti. Kabinede yer alan Saffet Arıkan’ın sağlık sorunları
nedeniyle yerine 28 Aralık 1938’de Hasan Ali Yücel atanmıştır. İşe başlar başlamaz Yücel, Tonguç ile çalışmak istemiş ve 1946 yılına kadar başlatılan projenin tüm sıkıntılarını üstlenmişler, çözüm yollarını aramışlardı. Köylüye okuma yazma öğreten bir öğretmen profili yerine, onların her alanda eğitilmesini sağlayacak bir öğretmen modeli yetiştirmek istenmiştir. Yıllardır yürütülen
çabalar 17 Nisan 1940’ta Meclis’te kabul edilen Köy Enstitülülerinin
kurulmasına dair kanun layihası ile yeni bir ivme kazanmıştır.
.
Volkan Payaslı.
Tarih Okulu Dergisi (TOD)
Mart 2015
Yıl 8, Sayı XXI, ss. 319-356

Hiç yorum yok: